Vahap Seçer: Burası Muz Cumhuriyeti mi?
NESLİHAN ÖZBOZKURT
HABERSPOTU.COM- Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2021 yılı Mayıs Ayı 2. Birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında yapıldı. Yol yapımıyla ilgili yöneltilen eleştirilere yanıt veren Başkan Seçer, yol yapımında kullanacakları bitüm için İller Bankası’ndan teminat mektubu alamadıklarını Meclis üyelerine hatırlattı. Seçer, “Bugünler Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihine utanç günleri olarak geçecektir. Devlet görevlilerinin; belediye başkanlarının siyasi kimliğine göre kategorize eden bir anlayış olarak siyasi tarihe, kara sayfaya utanç vesikası olarak yazılacaktır” dedi.
“Tarsus’tan Anamur’a kadar onlarca yıldır girilmemiş caddelere girdik”
Meclis toplantısında, MHP Mezitli Meclis Üyesi Bünyamin Önel’in “Birbirine bağlanan köy yollarında sıkıntılar var. Bu otobüsler güzel, yeni, çalışıyor ama otobüslerimizin çalıştığı yol güzergahındaki yolları bir onarırsak, hakikaten stabilize, bozuk yollardan gittiği için bu otobüsler çok çabuk zarar görür” cümlesi üzerine Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Kısmen haklı kısmen haksız eleştiri olarak görüyorum. Biz mevcut şartlar içerisinde çok iyi organize olmuş bir belediyeyiz. Mevcut şartlar altında imkanımızı, bütçemizi, aklımızı, zekamızı en rasyonel kullanan belediyelerin başındayız. Şu anda 50’nin üzerinde noktada yol çalışmamız var. Tarsus’tan Anamur’a kadar onlarca yıldır girilmemiş caddelere girdik. Onlarca yıldır girilmemiş hala da birçok cadde var. Özellikle 2020 yılının ikinci yarısından sonra çok süratle biz yoğun çalışmalara; sanat yapıları, köprü, köprülü kavşak, menfez; insanların bir yerden bir yere ulaşımını kolaylaştıracak çalışmalara çok büyük önem veriyoruz. Bu yıl, geçen yılın devreden ödeneği ile 500 milyonun üzerinde yol asfalt birimimizin harcaması var, önemlidir.”
“Beş yıl önce yapılan yolları da analiz edelim, şimdi ki yapılan yolları da”
Yaptıkları yol, yapım, bakım ve onarım hizmetlerinin niteliğinin kaliteli olduğuna değinen Seçer, “Biz iş olsun diye de yol yapmıyoruz. Lütfen istiyorsanız Yol Yapım Dairesinden bir ekip oluşturalım, gidilsin, ben de olayım, yaptığımız yolları beraberce inceleyelim. Siz de uzman getirin. Bizden daha önce yapılan yollara da bakın. Bizden 1 yıl önce, 3 yıl önce, yani bu tarihten 5 yıl önce yapılan yolları da analiz edelim hep beraber. Şimdi ki yapılan yolları da analiz edelim. Bizim yaptığımız kaldırım çalışmalarını da analiz edelim, bordür çalışmalarını da; ki bunlar insanları irite eden çalışmalar. Çünkü haklı yap-boz, yap-boz, yap-boz, benim de canım yanıyor çünkü çok büyük para ödüyoruz” diye konuştu.
“Bugünler Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihine utanç günleri olarak geçecek”
Meclis üyelerinin talepte bulunduğu yol yapımda kullanılacak bitüm için İller Bankası’ndan teminat mektubu alamadıklarını hatırlatan Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Bakın bu devletin bankası İller Bankası’ndan Sayın Önel’in talebi olan yol çalışmasını yapmak için gerekli olan bitüm alımı için teminat mektubu alamamış bir belediyenin başkanı olarak konuşuyorum. Bugünler Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihine utanç günleri olarak geçecektir. Devlet görevlilerinin; belediye başkanlarının siyasi kimliğine göre kategorize eden bir anlayış olarak siyasi tarihe, kara sayfaya utanç vesikası olarak yazılacaktır. Çok açık konuşuyorum sözümü. Siz neyden bahsediyorsunuz? Benden yol istiyorsunuz başım gözüm üzerine. Gecemizi gündüzümüze katıyoruz ama birileri de önümüze engel olmak için işini gücünü bırakmış böyle ufak işlerle uğraşıyor. İşini gücünü bırakmış bir belediyenin alacağı 40 milyon, 50 milyon, 100 milyon kredi ile teminat mektubuyla uğraşıyor. Asıl Sayın Önel’in İller Bankası Genel Müdürü’ne bir mektup yazması gerekiyor Cumhur İttifakı Meclis üyesi olarak. ‘Sen Mersin’e yapılacak yatırımların önünü kesemezsin’ diye ama biz yine de yapıyoruz. Her ay bitüm parasını peşin veriyoruz. Allah bizi nasıl yaratmış ödüyoruz. Mıcır parasını veriyoruz, akaryakıt bedelini ödüyoruz. Öyle kazık fiyatlara da değil argo konuşuyorum. Öyle etrafımızı zengin edecek rakamlara da değil gayet makul, her metrekarenin maliyetini hesap ederek birinci sınıf yol asfalt çalışması yapılıyor.”
“Bir taraftan devlet bürokrasisini diğer taraftan para konusunda Meclis’i aşamıyoruz”
Hizmet vermek için gerekli olan para konusunda Meclis’i ve devlet bürokrasisini aşamadıklarını sözlerine ekleyen Başkan Seçer, “Otobüsleri aldık. Bugün sabah haberlerde Ankara Büyükşehir Belediyesi de bir sunum yapmış; ‘2022’ye kadar otobüsler gelecek, ihaleye çıktık CNG’li’ diye. Biz çok şükür onları daha önce başlattık. Gün itibari ile 63 tane seferde. Eğer teveccüh buyururlarsa 100-110 tane daha alacağız, lütfen imzalasınlar. Sayın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı da ‘Bu daha önce verilseydi biz daha önce ihaleye çıkardık’ diyor. Yani benim bir önceki toplantıda söylediğimi; hani 152 milyon liraya alacağımız otobüsleri şu anda aslında biz 255 milyon dedim ya 103 milyon liralık bir farktan bahsettim. Tabii ki gıcır gıcır otobüsler, her birine bu vatandaşın vergisinden aldığım paraları vereceğim kabul ediyorum. Ben de canhıraş o otobüslerin konforlu yollardan, bırakın otobüsleri vatandaş traktörüyle bir yerden bir yere ürün taşırken konforlu yollarda taşısın diye gecemi gündüzüme katıyorum. Ama bir taraftan devlet bürokrasisini diğer taraftan para konusunda biz Meclis’i aşamıyoruz. Meclis’i aşsak devletin bankasını aşamıyoruz, bu ne yaman çelişki arkadaşlar? Bu konuda da alın mikrofonu elinize bir değerlendirme yapın” dedi.
“Keser döner sap döner bir gün de hesap döner”
Yapılan hizmetler için kendisine teşekkür edildiğini sözlerine ekleyen Başkan Seçer, eleştiri yapılırken makul olunması gerektiğini söyledi. Seçer, şöyle devam etti:
“Herkes bana teşekkür ediyor. Muhtarlar teşekkür ediyor. Ne güzel ediyor da, size teşekkür eden var mı? Ne diye teşekkür ediyor? On senedir bir havaalanını, sahil yolunu bitiremediğiniz için mi? Çeşmeli-Kızkalesi-Taşucu otobanını bitiremediğiniz için mi teşekkür ediyor? El insaf. Belediye bu kadar imkansızlıklar içinde imkan yaratıyor. Ben geçen gün 5. sırada vergi tahakkuku, tahsilatı olan bir kentin hizmet almada 24. sırada olduğunu söyledim. Bunu da konuşalım. Hep belediye, belediye, hep büyükşehir, büyükşehir, olmadı. Geçtiğimiz toplantıda da söyledim. Biz iyi niyetle, gayretle çalışıyoruz ama siz de bize yardımcı olun. Bunu şimdilik ricayla söylüyoruz. Rica ediyoruz ama bir müddet sonra politik jargona döner bu. Polyannacılık oynamayalım, birbirimizi kandırmayalım. Birbirimizi seviyoruz, sayıyoruz, hepimiz insanız, asla hiçbirinize saygısızlığım olmamıştır ne Meclis’te ne belediyemdeki çalışmalarda ne odamdaki sizi misafir ettiğim, bir çay içmeye geldiğiniz, nezaket gösterdiğiniz günlerde. Ama empati yapmanızı istiyorum ve bu konudaki eleştirileri de talepleri de kontrollü yapmanızı rica ediyorum. Bu bir sinirlenme, eleştiriye karşı bir öfkelenme değildir. Genel düzene, genel anlayışa karşı bir isyandır. Bütün bürokrasi, her şey güzel, nezaket, arkamızı dönüyoruz 40 tane tezgah çevriliyor. Ben bunların, her şeyin farkındayım ama çok güzel bir söz var; keser döner sap döner bir gün de hesap döner. Demokrasiden, darbelerden bahsettik. Oh ne güzel, retorikte, belagatta çok güzel. Günü konuşalım günü. Bırakalım 60’ı, 71’i, 80’i. Bırakalım 1908’leri, 1876’ları. Siyasi tarih konuşmayalım günümüzü konuşalım lütfen. Meclis’te bu gelenek haline geldi, sanki bu belediye herhangi bir iş yapmıyormuş gibi sanki görevini savsaklıyormuş gibi.”
AKP Akdeniz Meclis Üyesi Hasan Tüzün’ün bir süre önce kendisini aradığını ifade eden Seçer, Tüzün’ün Kuvayi Milliye Caddesi’nde bulunan direklerin değiştirilmesi için kendisine talepte bulunduğunu ifade ederek, aralarında geçen konuşmayı, “Geçtiğimiz Meclis’te de tartışıldı; senin görev alanın, benim görev alanım. Geçtiğimiz günlerde Hasan Tüzün Bey beni telefonla aradı, gayet makul, bravo. Bir Meclis üyesi aramalı, talepte bulunmalı, kendi adına da halkı adına da. Sayın Tüzün dedi ki bana; ‘Başkanım Kuvayi Milliye Caddesi yapılmış, elinize sağlık, Hastaneler Caddesi, güzel olmuş. Hakikaten kısa sürede yapmanız; ben de esnafım, esnaf adına önemli bir hamleydi ama oranın direklerini de değiştirin. ‘Sayın Tüzün o direkler bize ait değil TEDAŞ’a, Enerjisa’ya ait’ dedim. Bakın geçtiğimiz Meclis’te de Sayın Gültak aynı konuyu gündeme getirdi. Zannediyorlar ki bürokrasinin her söylediği siyasetçilere doğru. Az önce söyledim ya yüzümüze ayrı arkamızdan her türlü tezgah” cümleleriyle aktardı.
Direklerin, Büyükşehir Belediyesi tarafından değiştirilmesi için Enerjisa’ya talepte bulunduklarını aktaran Başkan Seçer, talep yazısına gelen olumsuz cevabı da Melis üyeleri ile paylaştı. Başkan Seçer, “Enerjisa’nın cevap yazısı diyor, sonucunu okuyorum; ‘Tesis işletmeye sorunsuz şekilde devam etmektedir. Yani oradaki 66 direk, o tesisat sorunsuz devam ediyor. Galvanizli aydınlatma tesisi de özelleştirme öncesi; bunu bana özelleştirmeyi alan firma yazıyor; takribi 2008 yılında tesis edilmiş olup; yani 13 yıl önce; sorunsuz şekilde hizmet vermektedir. Mevcut aydınlatma şebekesinin 30 yıl kullanım süresini doldurmaması; 2038’e kadar Hastane Caddesi esnafı o direklerle idare etsin demektir bu; herhangi bir ilave yatırım ihtiyacı bulunmaması nedenlerinden dolayı talebiniz uygun görülmemiştir. Bitti” dedi.
Seçer, bürokrasideki aksaklıkların hizmetlere yansıdığını, söz konusu aksaklığın çözümünün de Büyükşehir’den beklendiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Şimdi ben bunu Sayın Meclis Üyemize söyledim. Bana cevabı şu oldu; ‘Başkanım, onlar değiştiriyor ya da değiştirmiyor lütfen esnaf böyle istiyor, siz değiştirirseniz bence doğru olur, siz belediyesiniz, belediye başkanısınız.’ Bir Meclis üyesinin böyle düşünmesi gayet doğal. ‘Başkanım, büyükşehirsiniz, ne yapalım bürokrasi bu. İşte özelleştirme yapılmış, işler böyle gidiyor ülkede.’ İyi de biz kaynakları nereden yaratacağız, bu dediğim aksaklıklar olursa, ben finansmana ulaşamazsam, işlerimiz yürümezse nasıl olacak bu işler? Efendim biz asfaltı, yolu yapıyormuşuz; Sayın Gültak söyledi, polemik meselesi olmasın diye o zaman çok konuya girmedim. Sonra Suat Bey cevap verdi. Biz Hastaneler Caddesi’nde o yolu yapacağımızı, 4. çevre yolunu açacağımızı 2021 programına alırken bütün kurumlara yazmışız zaten. Akşamdan sabaha biz karar vermedik ki orayı yapın diye. Belki yıl içinde bir ay, iki ay, üç ay öne almışızdır. ‘Efendim ortada bir israf var’. İsraf belediyenin israfı değil, israf kurumların israfı. Ben zaten zar zor iki yakamı bir araya getiriyorum, her kuruşun değerini bilerek harcayacağım. Belediye’ye eleştiri yapılabilir, talepte bulunulabilir. Nasıl hükümet eleştiriliyorsa, nasıl hükümetten talepte bulunabiliyorsan ama eleştirilerimizin de mesnetli olup olmadığını kontrol etmekte yarar var diye düşünüyorum.”
Hizmet verirken karşılaştığı zorlukları ilişkilerle çözeceği yönünde yöneltilen yorumlara Başkan Seçer, “Halkı yanıltmayalım. Ne ilişkisinden bahsediyorsunuz? Burası hukuk devleti. Öyle şey olur mu? Burası çadır devleti değil” cümleleriyle yanıt verdi.
“Devlet mi yönetiyoruz burada? Muz Cumhuriyeti mi burası?”
Bir Meclis üyesisin kendisine yönelttiği üslup eleştirisi üzerine Başkan Seçer, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ben ne bir siyasi aktöre, ne bir anlayışa herhangi bir hakaretvari konuşma yapmadım. Bürokrasiyi eleştirdim, dibine kadar eleştiriyorum, eleştirmeye devam edeceğim. Herkes devletin bürokratı olduğunun farkına varsın. Siyasetçinin bürokrat olmadığının farkına varsın. Belediyemizin işleri kurumlarda gecikmesin. Bizim yasalar çerçevesinde işlerimiz görülsün, kimse bize yardımcı olmasın! Hani dediği gibi efendim ilişkilerle… Ne ilişkisi kardeşim? Devlet mi yönetiyoruz burada? Muz Cumhuriyeti mi burası? Aşiret devleti mi? Böyle bir şey mi olur? Bunlara katlanacaksınız.”
“Ne askeri ne de sivil darbecilerin vesayetini kabul etmek mümkün değil”
27 Mayıs 1960 askeri darbesiyle ilgili bir değerlendirme yapan Başkan Seçer, “Bugün 27 Mayıs. Millet iradesi üzerinde ne askeri ne de sivil darbecilerin vesayetini kabul etmek mümkün değil. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi; ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’, nokta” dedi.