Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP Büyükşehir adayı Macit Özcan, adaylığı açıklandıktan sonra siyaset arenasına hızlı bir giriş yaptı.
Genel yapısı itibariyle sakinliğiyle bilinen Macit Özcan, adaylığı geç açıklanmasına rağmen yine aynı şekilde sakinliğini korumayı sürdürüyor.
Kim ne derse desin 15 yıldan bu yana Mersin Büyükşehir gibi bir Belediyeyi başarıyla yöneten Macit Özcan, 30 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimlerin FAVORİ isimlerinin başında gelmektedir.
Sakinliği, temsil ettiği makamın gücü ve siyasete olan konsantrasyonu ile Macit Özcan, siyasi satrancı iyi bilen, olaylara iyi organize olan bir yapıya sahip.
Siyasette başarı yada başarısızlık kuşkusuz matematiksel bir olay.
Macit Özcan gibi siyasi deneyimi de olan bir Belediye Başkanı yada adayın, hesaplarını çok iyi yapması gerekiyor.
Zaten anımsarsanız Macit Özcan yaklaşık bir yıl önce henüz aday adayı iken “Kaybedeceğim hiçbir seçime girmem” gibi oldukça iddialı bir beyanda bulunmuştu.
O açıklamasını iyi tahlil edersek, Macit Özcan’ın “Ben aday gösterilirsem, bu seçimi kesin kazanırım” sonucu çıkmaktadır ki, adaylığı çok geç açıklanmasına rağmen hiçbir endişeye yada paniğe kapılmadan, seçim stratejisini hayata geçirmeyi başarmıştır.
Kaldı ki Macit Özcan’ın karşısında ülke siyasetinde çok ciddi ve iddialı olan Fikri Sağlar gibi çok güçlü bir rakibi de vardı. CHP geleneğinden gelen ve genç yaşında ülke siyasetinde söz sahibi olan Fikri Sağlar, aday adaylığı sürecinde Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterilip, seçildiği takdirdeki projelerini Mersin’in en ücra köşelerine kadar giderek anlattı.
Ama dikkat çekici olan Fikri Sağlar’ın bölgemizin ‘İyi bir devlet adamı’ kimliğinden hiç vaz geçmemesiydi.
Zaten Mersin bölgesinde yaşayanlardaki genel kanı Fikri Sağlar gibi popülerliği çok yüksek olan bir kişinin geçmişte olduğu gibi ülke siyasetinde sorumluluk alması gerektiği şeklindeydi. Bu satırların yazarı olarak şahsen bende aynı düşünceyi taşımaktayım. Çünkü CHP’nin de, Mersin bölgesinin de, Türkiye’nin de Fikri Sağlar gibi dik duran, sözünün eri, ülke sorunlarına ve çözüm yollarına hakim birine şiddetle ihtiyacı bulunmaktadır.
Biz yine Macit Özcan’a dönelim…
Macit Özcan’ı yakından tanımayanlar O’nun çoğu özelliklerini bilmeyebilir.
Aslında Macit Özcan, esprili, sağlıklı düşünüp, sağlıklı karar veren, yaşadığı kenti ve ülkesini çok seven bir kişiliğe sahip.
Barış, sevgi-saygı ve hoşgörüyü Mersin’de hayata geçiren, huzuru tesis eden ve bunu kutuplaştırmalara fırsat vermeden, oldukça yumuşak bir üslupla dile getiren bir yapıya sahip olan Macit Özcan, özellikle son iki seçimdeki zaferini işte bu özelliklerine borçludur.
Macit Özcan’ın genel yapı itibariyle sakin bir duruşu, polemiklere itibar etmeyen bir anlayışı kendisine hep oy kazancı olarak dönmüştür.
Macit Özcan, yeni Büyükşehir yasasıyla birlikte sınırları genişleyen Büyükşehir Belediye seçimlerine de aynı stratejiyle hazırlanıyor.
Kavgacı bir üslubu yok…Polemiklere de oldukça esprili bir şekilde giriyor ve halkın sempatisini daha çok kazanıyor. Polemiklerle zaman geçireceğine Belediye Başkanı olduğu gücü, Mersin’in tüm belde, köy ve mahallelerine hizmet olarak kullanıyor.
Dün Macit Özcan’ı, “Şimdiye kadar ilçemize niye gelmedi” diye eleştirenler artık bu sözleri sarf edemiyor.
Çünkü vatandaşlar, yetki alanına girmediği için Macit Özcan’ın ilçelerine yada beldelerine, köylerine gelemediğini çok iyi biliyor.
Kaldı ki Macit Özcan, 30 Mart’ı beklemeden Büyükşehir yasasının çıkmasıyla birlikte tüm ekiplerini Mersin’in en ücra köşelerine kadar seferber ederek, hizmetleri peş peşe sıralayarak büyük sükse yaptı, kendisine sıcak bakmadığı düşünülen seçmenlerin bile yaptığı hizmetler nedeniyle artık çok ciddi anlamda desteğini arkasına almayı başardı.
Demek oluyor ki, siyasetini kavgacı üslupla yaparak sürdürmek her yerde geçerli olmuyor.
Macit Özcan, işte bu tür siyaseti benimsemiş olan siyasi rakipleriyle dün olduğu gibi bugünde muhatap olmuyor.
Çünkü oy deposu olarak bilinen, çağdaş ve aydın bir yapıya sahip olan Mersin merkezinde yaşayanlar, Mersin’de tesis edilen sevgi, barış, huzur ve hoşgörü ortamından oldukça memnunlar ve bu yapıyı da bozdurmayı düşünmüyorlar.
Macit Özcan’ın Tarsus’a yaptığı çıkartmada da Tarsus halkının bu özelliklerini iyi gözlemlediklerini gördüm.
Bir Barış Adamı olan Macit Özcan’ın girişimleriyle de, CHP’nin Tarsus Belediye Başkan aday adayları da tam kadro, artık CHP’nin adayı olan Haluk Bozdoğan’a desteği kendileri adaymış gibi sürdürüyorlar. Bu tablo da Tarsus genelinde ciddi anlamda büyük bir heyecan yaratmıştır.
Gerek Macit Özcan’ın konuşması sırasındaki halkın coşkusu, gerekse Macit Özcan’ın esnaf ziyaretleri ve vatandaşlarla yaptığı karşılıklı konuşmalardaki sevgi dolu, hoşgörülü, barışçıl yönteminden bunları anlamak oldukça mümkün…
Siyaset elbette kolay değil…Hele seçim kampanyasını hedeflediğin başarıya doğru yürütmek gerçekten de zor.
Seçimin sonucunu şimdiden tahmin etmek kuşkusuz kolay değil…
Bugün “Kaybedeceğim seçime girmem” iddiasıyla çalışmalarını aralıksız sürdüren Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Macit Özcan ile ilgili düşüncelerimizi kaleme aldık…
Her şeyden önemlisi seçimdeki başarı için sürdürülen mücadelede önemli olan halkın yada kentin kazançlı çıkmasıdır…